Efkan Akçora (GÜNEŞLİ) - 20.4.2012
Selamlar arkadaşlar öncelikle tüm çalışan saman dökenli dostlarıma başarılar, ve hayırlı kazançlar diliyorum. Ailece sağlıklı, huzurlu, mutlu bir yaşam temenni ediyorum. İşçi sınıfının uluslar arası birlik,mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs yaklaşıyor.Her sene olduğu gibi bu 1 Mayıs ta da iki sınıf işçi sınıfıyla (dar gelirli) burjuvazi yani ezilenlerle ezenler sömürülenlerle sömürenler daha doğrusu sefalet ve servet karşı karşıya gelecek. Bu yilki 1 Mayıs a da kapitalist krizin dünya çapında yaratmış olduğu sorunlarla giriyoruz. Kriz başta Avrupa olmak üzere bir çok ülkedeki işçi ve emekçiye işsizliği açlığı ve geleceksizliği dayatırken Ortadoğu halklarına ise emperyalist müdahale ve işgaller temelinde kan ve gözyaşı sunmaktadır.Buna karşılık sermaye ise yeni fırsatlar kapısı muazzam servetlerini geliştirme imkanı sunuyor.emperyalist kapitalist sisteme göbekten bağlı ülkemizde de durum farklı değil .Her türlü iş güvencesinden ve iş güvenliğinden yoksun bir halde çalıştırılırken ya Esen yurt ta olduğu gibi adına iş kazası dedikleri cinayetlere kurban gidiyoruz .Ya da HEY tekstil de olduğu gibi bir anda kapı önüne konulduğumuz yetmiyormuş gibi emeğimizin karşılığı olan ücretlerimizi ve tazminatlarımızı almak için bile dişe diş mücadele yolunu tutmamız gerekiyor.Ulusal istihdam stratejisi adındaki bir yasayla çalışma koşulları tamamen patronlar lehine değiştirilmek isteniyor ve sigortadan sendikaya sağlık hizmetinden emeklilik hakkına kadar her türlü hakkımız fiilen boşa düşürülüyor.Başta kürt halkı olmak üzere tüm azınlık milliyetlerin ve unsurların en demokratik talepleri bu sömürü ilişkileri içerisinde baskı altına alınıp ezilip yok edilmek isteniyor.Çünkü bu gün şovenizm zehriyle bilinçleri köreltilen biz emekçilerin yarında emperyalistlerin hizmetinde diğer emekçi halklara karşı kullanılmasının daha kolay olacağını hesaplıyorlar.Irak,Afganistan,Libya derken şimdide Suriye ye dönük bir müdahalenin bayraktarlığı üstleniliyor.Bu yüzden bu yılki bir mayıs tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de sermaye düzenine ve onun sahiplerine karşı işçi ve emekçileri düşürmeye çalıştıkları yeni tuzaklara ve felaketlere karşı tok bir yanıt olabilmelidir.Bir mayıs biz işçilerin haklarımıza sahip çıktığı ve sermayeye karşı kavga gününün adıdır.Nasıl taksim bir mayısını kazandıysak ,nasıl resmi tatil olmasını sağladıysak bu bir mayısın güçlü geçmesi içinde alanlarda olmamız gerekir.Patronların bu haklarımızı fiilen boşa düşürmelerine izin vermeyelim ve bir mayısı işçi sınıfın görkemine uygun bir şekilde kutlayalım.Unutmayalım ki kullanılmayan bir hak hak değildir ve eğer kendi geleceğimiz hakkında kendimiz söz sahibi olmak istiyorsak bir mayısa sahip çıkalım. İstanbul sefa köy ikinci şube (disk) sendikalı çalışan bir arkadaşınızım. Bundan dolayı 1Mayısı sizlerle paylaşmaya çalıştım. sevgiyle kalın…
|
mevlüt polat (ankara) - 20.4.2012
Saygı değer, saman döken köylülerim köyümüze yapılan yeni okul içinde yapılan kütüphaneye . Hüseyin efendi adı verilen kütüphaneye gençlerimizin okumasının geliştirilmesi, topluma yeni nesillerin yetişmesi ,kendilerini daha iyi ifade etmeleri için çocukların adın 50adet kitap gönderiyorum.en kısa surede derneğe ulaşacaktır.
|
Dilaver Usanmaz (Avusturya) - 19.4.2012
Selamlar sayin Efkan Akcoranin yazisi cok anlamli ve uyaricidir. Tabiki yazinin icerikligini kavramak bana göre bireyin, karekter durusuna baglidir. Yine bana göre nedenlerin! Cevabi Maddiyi öne aliyoruz manevyeti bireyin kisiliginden his etiremiyoruz-manevyete deger bicmiyoruz öne almiyoruz. Kitleden maddi öne alindimi ister istemez cikar öne geciyor vede ona göre bireyler komsular akrabalar SAFLARINI belirliyorlar-Bu sistematik gidisat dostlara mesafe aldiriyor-dostlarini-ikinci hatta ücüncu pilana itiyor. Genel anlamda her kesimde eski dostluklar ve degerler zayiflamistir-Bu zayiflamanin cok boyutlari vardir. Öncelikli boyutun birisi Maddyete degerin, disinde deger verildimi!Komsu sevgisi dostluklar.. Azalmis AZALACAK demektir: Biz genel olmasakta biraz bu celiskiyi yasiyoruz.Yasina göre dostlarini agirlamiyor yasina göre karmasik ortamlari sulhe götüremiyoruz-Genclik her zaman önündeki büyügünu örnek alir-kin gelisiyor, füzülü gürür kabariyor-dostluklari zehirliyor. Örnegin Cok dostlarimizda duyuyoruz paran varsa dostun var!!!!Bu cok yaralayici bir o kadarda düsundurücu bir söylem. Dogruluk payide vardir DOSTUNUN basina bir is geciyor selam kesiliyir. Zaman dostluklari paraya dökmüstür-tabiki her kes icin gecerli degildir. Yilda iki Dini Bayramimiz var her birey yasina göre dostunu ziyaret edip Bayramlasirsa örnek teskil eder-Bu bayramlar dostlar icin, akrabalar icin, gün dogusu gibidir Ne yazikki! Anlam yuklenmiyor. Kültürümüzde dostluklara önem verilir ama" bazi ideolojik kavramlar gelistiren insanlar dostluklari ideolojik yönüyle ele aliyorlar-bu yönüyle farkliliklar etkiliyor:Dini siyasete alet eden ideolojik bagamlisi!! Bireylerde dahildir Dikkat! Edilirse Selamlasma görüse göre verilmeye baslar VE.... Cagdas birey ve Imani sabit birey, Insanlara saygi dostuna sadik olmali Arkadasin dediyi gibi dost uyarir. Halbuki ideolojik fikirler kültürleri yozlastirmaz-hatta besler.Ideolojik bireylerin bunyesi aslinda insana hizmeten piratiklesme vardir!! Bu nedenle dostunuda ideolojik bunyesine dahil etmek ister halbuki dostu onu ideolojik olmuyan yönünü benimsemistir. Kavramlari özünde kavramasak kendimizi yalnizliga MAHKUM EDERIZ-dostluk adina bir yildiz kaymis olur. Islam ideolojisindan sosyalizim ideolojisina kadar....Ideolojik yönüyle GÜNE basliyan hep öne cikaran bireyler-kültür,sosyal yasam bicimlenmesine yaklasimlari-dostluklari gelistirmek degil-tasfiye yapmaktir: Günü birlik dostluklarla yetiniliyor-GUVEN fedakarlik kavrami"... Cok kisilerce saflik sayiliyor-Bu kisilikler en cok bilof hayati yasanti haline getirmislerdir. Bu duruslar hem etkiyi,hem tepkiyi, beraberinde beslemistir. Digeri dis kültür etkisi her kesime bulasmistir-ÖrneginYabanci yazarlarin kitaplarini okuyoruz dogruluk payini alacagimiza!!Kültürünü ve medenyetinide,aliyoruz-kardesim yazarin kültürü, medenyeti seninkinden farkli lütfen-Insaninin özüne, bunyesine, göre ideolojik kavramini gelistir. Diyecegim BUDURKI aynaya bakip kendimizi gördükmü-Basimizi yastiga koymada günümüzü nasil gecirdik dusunup yatarsak Dostlarimizi görürüz, biliriz. Bir ata sözüyle yazimi bitireyim-Her seyin yenisi kiymetlidir-Dostlardan dostun eskisi kiymetlidir Saygilar. Arkadaslarimi ve siz degerli köylülerimi selamliyorum. Zor sipas je we hemuyanra. Dilaver.
|
Efkan Akçora (güneşli) - 17.4.2012
Selamlar arkadaşlar hepimiz zaman zaman son yıllarda gerçek dostlukların yavaş yavaş azaldığını üzülerek belirtiriz. Peki o zaman acaba gerçek dostluklar neden azaldı, birlik ve beraberlik, sağlıklı iletişim, güvenme, sadakat, yardımlaşma, paylaşma, sevgi ve saygı gibi yaşamımızda önemsediğimiz bu değerleri neden azalttık? diye acaba hiç kendimizi sorguluyor muyuz.
Bana kalırsa bu sorunun cevabı koskocaman bir HAYIR
O halde bence bu anlamlı değerlerimizi kültürümüzü yaşatmak daha pozitif ve dostluk dolu bir yaşamda soluk almak elimizde diye düşünüyorum. Şu iki günlük dünyada keşke bedenimiz solduğunda geride kalanlara gülümseyerek el sallayarak uçup gitmeyi başarabilsek, ne mutlu bize..Unutmayalım ki eğer bizler bu çok önemli değerleri önemseyip yaşatırsak bizim yavrularımızda bizden gördüklerini sürdürecektir.
Gerçek dostluğu yakalamak ve yaşatmak için önemsediğim bazı düşüncelerimi aşağıda hatırlatıp paylaşmak istedim. Dostlukların sürekliliği adına az da olsa bir katkım olacaksa ne mutlu bana
1- PAYLAŞMAK
Öyle ki iyi ve kötü günlerimizi, acılarımızı, üzüntülerimizi, kederlerimizi, sevinçlerimizi, mutluluğumuzu açık açık birbirimizle dürüstçe ve güvenerek paylaşabilmek
2-GÜVENMEK
Güven nin olmadığı bir yerde başarı olmaz .Öyle güven vermelisiniz ki karşıdaki dost dediğiniz kişi size gönül rahatlığı ile her şeyini paylaşabilip anlatabilmeli. Sizin yanınızda huzur bulmalı. Sevgi ve saygı duymalı. Ona en zor anında bile damla damla mutluluk aşılamalısınız. Güvenilir bir kişi olmalısınız. Sırlara sadık kalmalısınız.
Onu çok iyi dinlediğinizi hissettirmelisiniz, Çok iyi empati kurmalısınız. Konuştuğunuz kişi karşınızda ise onu dinlerken gözlerine bakmalısınız, dinlendiğini bilmeli...
3-AÇIK SÖZLÜLÜK:
Bence eğer bir dostunuzun hatasını veya olumsuz bir yanını gördüyseniz onu uyarıp doğru yolu göstermelisiniz. Hani derler ya (DOST ACI SÖYLERMİŞ) Yani dostunuza zarar gelecek bir şey var ise açık sözlülükle ona söyleyebilmelisiniz.
4-FEDAKÂRLIK:
Gerçek dost dostunun her zor anında yanında olmalıdır. Mazeret göstermeden eğer size onun ihtiyacı olduğunu öğrenmiş iseniz dağları delip yanında olmalısınız. Onun acı ve sevincine ortak olmalısınız. Gerçek dostluklar büyük özveri ister. Acılı, sevinçli, hastalıklı, kederli anında yanında bulunmalısınız. Ona güç vermelisiniz.
Gerçek dostluklar çabuk bitmez. Uzun yıllarca her türlü sevinç ve üzüntülerini, zor anını takip edip dost olduğunu, hep onun yanında olduğunu ve olacağını hissettirmelidir.
Tek kelime ile SADIK BİR DOST olmalıyız. Sevgiyle kalın...
|
mehmet aydin (hoca) (Trabzon OF) - 15.4.2012
Karadenizdeki samandöken köylüleri olarak: Tüm köylülerimizden ölenlere rahmet. Hasta olanlarımıza açil şifalar ,Evlenen kardeşlerimize iki cihan sadeti,Ticaret ile uğraşan kardeşlerimize helalinden bol kazançlar,Köy Derneğimize maddı ve manevi destek veren kardeşlerimize de Rabbim razı olsun.Tüm kardeşlerimize sıhhat ve selametlıkler versin .Allaha emanet olun.Selam ve dua ile....
|
ŞERAFETTİN BEYAZGÜL (kocaeli/darıca) - 14.4.2012
yeni seçilen dernek üyelerine hayırlı olmasını temeli eder ve tüm sinot köyüne saygılarımı sunar ve başarılar dilerim
|
Yusuf AKKOYUN (İstanbul) - 14.4.2012
Saygı değer köylülerim 08.04.2012 tarihinde abim Adem AKKOYUN geçirdiği trafik kazasından dolayı Haydarpaşa Numune Hastahanesinde yatmaktadır. Bizi bu zor günümüzde yanlız bırakmayan herkese Akkoyun ailesi adına teşekkür ederim.
|
Metin POLAT (İstanbul) - 10.4.2012
Sevgili karedenizde ki samandökenli dostlarımız. bu duyarlı davranışınızdan dolayı sizleri kucak dolu sevgilerimle selamlıyorum. İyi ki varsınız.
Ve inşallah hep birlikte yılmadan var olmaya devam edeceğiz. Birlikte çok daha iyi işler başaracağımıza inanıyoruz. Sizlerden ricam, Ders kitabi ve Ansiklopedi olmasın. Hikaye, roman, masal gibi, çocuklarımızın okulda, okuma becerilerine katkı sağlayacak kitaplar olsun istiyoz. Kitaplar mümkünse İstanbul`daki derneğimize gönderin. Burdan kontrol ve kaşeleme işlemllerinden sonra toplu bir şekilde göndereceğiz. İrtibat tel:0 538 207 22 46
Feti KAYA arkadaşımız görevlidir. Sevgilerimle
BAŞKAN: Metin POLAT
|
mehmet aydın (hoca) (trabzon of) - 9.4.2012
Karadenizdeki samandöken köylüleri olarak tüm köylülerimze Allahın selamı üzerinize olsun dileklerimizle başlayalım.Köyümüzün kütüphanesine başlatmiş olduğunuz kitap kampanyasına karadenizdeki samandöken köylüleri olarak destek vermek istiyoruz.desteğimiz 100 adet kitap olaraktır.bu kitapları sizleremi göndereceğiz yoksa köyemi göndereceğiz. bizleri bu konuda bilgilendirirseniz seviniriz.Derneğinizin çalışmalarına Allah`tan muafakiyetler dileriz. dernek yönetimi olarak. Allaha emanet olun.
|
YÖNETİM KURULU ADINA (başkan metin polat) (SİLİVRİ) - 8.4.2012
Değerli samandökenliler değerli dostlar hepinizi saygıyla selamlıyorum.Arkadaşlar 08-04-2012 pazar günü derneğimizin yönetim kurulu toplantısını yaparak öncelikli konuları gündemimize alarak genel bir değerlendirme yaptık.Kadastro ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor.Muhtarımız sayın unal polat köyümüz de partı başkanları ile bir toplantı yaptıklarını kadastro konusunu değerlendirdiklerini partı başkanlarının çözüm den yana olduklarını konuyu tabana da yayarak tüm köylülerimizle paylaşacaklarını onların da ortak görüşlerini aldıktan sonra tekrar bir toplantı yapacaklarını belirtmişlerdir. Önümüz de ki günlerde yapacakları toplantının sonucunu da bizlerle paylaşacaklar. beklentimiz tüm köylülerimizin çözümden yana bir karar almalarıdır.aksi takdirde çözümden yana olmayanlar engel olanlar sorun çıkaranların mebalı günahı büyük olur bilgilerinize. Ayrıca Esenyurt ta futbol turnuvası devam ediyor yönetim kurulu olarak maçları izliyoruz gençlerimize başarılar diliyorum.başkan Metin polat saygılarımla...
|