ismail akçora (kadıköy-ist) - 26.2.2014
Dernek Olağan Genel KurulLumuz 2Mart 2014 tarihinde dernek hizmet binamizda aşağıdakı gündemleri görüşmek üzere toplanacaktır tüm üye ve dostlarımıza duyrulur Yönetim Kurulu.
GÜNDEM
1. Yoklama, Genel Kurul’un açılışı, saygı duruşu
2. Genel Kurul’u yönetmek üzere bir Başkan, bir Başkan Yardımcısı ve bir kâtip üyeden oluşan Başkanlık Divanı seçimi,
3. Dernek Yönetim Kurulu Başkanının açış konuşması,
4. Protokol Konuşmaları,
5. Yönetim Kurulu Faaliyet Raporu, Gelir - Gider Tabloları görüşülmesi,
6.Denetleme Kurulu Raporunun okunarak görüşülmesi,
7. Yönetim ve Denetim Kurullarının ayrı, ayrı ibrasının Genel Kurul onayına sunulması,
7. Dernek Tüzüğünde yapılacak değişikliklerin görüşülmesi, madde madde oylanması,
8. Bir sonraki dönem Bütçesinin Genel Kurul’un onayına sunulması,
9. Yönetim ve Denetleme Kurulu Asil ve Yedek Üyelerinin seçimi,
10. Dilek ve temenni konuşmaları,
11. Seçilen Yönetim Kurulu adına teşekkür konuşması,
12. Kapanış.
Üyelerimize ve Kamuoyuna duyurulur.
|
ismail akçora (kadıköy-ist) - 26.2.2014
Ekteki yazı Türkan polat Dağa aıttı kenisinin rıcası üzerine gönderiyorum
Berfo Ana’yı anmak…
Takvimler 1980 yılının 13 Eylül gününü gösterirken Göle 247. Piyade Alayı`nın askerleri Cemil’i gözaltına almaya gelmişti.
Berfo Ana, oğlunu askere teslim ederken: “Cemil” dedi, o da, “Ana”; bir anne ile yavrusunun son iletişimiydi bu, anası bir daha yüzünü göremedi evladının…
***
Devletin o gün elinden aldığı ve bir daha geri vermediği evladını aramakla geçti Berfo Ana’nın bir asırlık ömrünün son otuz üç yılı.
Türkiye`de demokrasi mücadelesinin en önemli simgelerinden biri haline gelen Berfo Ana; oğula kavuşma yönünde hiçbir zaman umudunu yitirmedi. Umudu büyüttü Cemil`i büyütürcesine.
Direngendi, onurluydu, yiğitti ve hiç teslim olmadı, mücadeleyle tamamladı ömrünü Berfo Ana
Galatasaray Meydanında, işkence hanelerin kapısında, mahkemelerinin önünde kısacası zulmün yaşandığı her yerde Cemil dâhil tüm siyasi kayıplarımızın bulunması için katillerden hesap sorulması adına tüketti nefesini. Harcadı enerjisini!
Berfo Ana; tavrıyla, onurlu duruşuyla, yılmayan mücadeleci ruhuyla, kayıp yakınları için cesaret kaynağı oldu.
“Kayıpların ardına düşmeyen insanlık, kayıp bir insanlık haliydi” bilinciyle hareket eden Berfo Ana; gözaltında kaybedilen oğluna kavuşmak için her platformda direniş gösterirken yerlerde süründürüldü, şiddet gördü, ağır tahribatlar yaşadı, buna rağmen susmadı, uzlaşmadı kimselerle. Hedefinden hiç sapmadı.
***
Berfo Ananın faili meçhul cinayetlerin aydınlatılması ve oğlunun dirisine olmazsa bile ölüsüne kavuşmak talebiyle verdiği mücadele karşısında hiçbir refleks göstermeden, otuz yıl boyunca 3 maymunu oynayan hemşerileri; Berfo Ana’nın medya aracılığıyla sesini duyurmaya başlamasıyla birlikte Berfo Ana’yı hatırladılar. Yıllarca Berfo Kırbayır’ın yaşadığı acıları görmezden gelen, çığlığına kulak tıkayan Göleliler
Tribünlere oynamayı kendilerine yaşam tarzı edinen Göleli fırsat düşkünleri o günlerde Berfo Ana’ya ziyaret turları düzenleniyor, kameralar karşısında Berfo Anayla birlikte gözyaşı döküyordu.
***
Bugün Berfo Ana’nın bedenen aramızdan ayrılarak sonsuzluğa gidişinin birinci yıldönümü, esen rüzgâra göre yelken açan hemşerileri yaklaşan yerel seçimlerin atmosferiyle siyasi partilerin vitrinlerinde kendilerine yer kapmak için yarışının telaşesinde olsa gereke Berfo Ana’yı hatırlamadılar.
Berfo Ana’ya Cemil’i bulma sözü vererek toprağa emanet eden hemşeri dernekleri, ranta endeksli cemiyetçilik anlayışıyla yakın zamanda gerçekleşecek seçimlerden nemalanma derdinde.
Bütün bu kargaşa içinde başta İstanbul Göle Derneği olmak üzere hemşerileri derneklerinin Mızarat’ta başlayıp Okçu’da biten bir asırlık ömrü arayışlarla geçen Berfo Kırbayır’ı kaybedişimizin birinci yıl dönümünde hatırlamalarını beklemek haddimiz olmasa gerek.
Herşeye rağmen ölümsüzlüğünün 1. Yıl dönümünde seni saygıyla anıyor, mücadelenin önünde saygıyla eğiliyorum Berfo Ana.
Türkan Deli
|
Dilaver Usanmaz (viyana) - 21.2.2014
Selamlar duyarli site takipcilari-Dogdugumüz yer ne yazikki bizleri doyurmadi-Tabi bu demekdegildir´ki Topragimiz verimsizdir.Bölgemiz gölemiz yüzölcumu belli-verdigi ürunler belli.Genel anlamiyla Malcilik yane besicilik vesayre biliyoruz.Nüfus artisi tabyatiyla insanlarimizi göce zorlamistir vede zorunludur.Dünyanin her yerinde bu gibi göcler oluyor.Kapitalizimin gelistirdigi ve elinde moderinte-denilan argümenlerle ve elitlerle sanayiyi Ülkelerin batisindan;özelikle benimsemisler.Insanlari köklerinden... kopararak-sehirlere metrepollere mahkum etmislerdir.Insanlar ana yurtlarinda her zaman kendilerini özgür hisederler vede öyle olmayi benimserler.Hane bir laf vardir ac gezerim tok salanirim-Ülkelerin dogusundaki insanlarda bu mentalite kendini bu anlamiyla mutlu bir yasamla bulusturuyor-Sosyalizimin gercekligi cizgisi-esitlik Ilkesi-fikirleri burda rolunu oynamalilar!!!Kapitalizim tum zenginlikleriyle Hoyratca harcamalarina rahmen bu Mutlulugu yakaliyamiyor-Bu anlamiyla cok boyutlu, tartisilir kavramlar vardir-Ama"oraya girmiyelim.Degerli Kardeslerim-Sayin Metin Polat-Baskan-Örnek verdigi Bülbülü Altin kafese koymuslar yene demis; benim vatanim-dogrudur-Bu söylem Özgürlük anlaminda söylenmistir.Kapitalizimin Nimetlerinde kapital olanlar-Insanlari günluk karin tokluklarindan-baska verecekleri bir seyleri yoktur.Bizler batiye göc etmis insanlar...Özellikle Özümüzle Dilimizle yasamayi benimsemeliyiz-Dernekcilik,Örgütliliktur-Yani kitlenin-madden ve maneven-cok boyutuyla vede gereken felsefik yaklasimla sorumludur-sorumluyuz-Yane demek istedigim Dilimizin Kültürümuzün ve Inancimizin-siyasete kurban edilmemeli.Yönetime basarilar.Kitlemizin Insanlarina Saygilar ve Sevgiler.Je wera´serketinbe-dem bas.
|
Metin Polat (İstanbul) - 20.2.2014
Merhaba
Sevgili Samandökenliler ve özellikle siz Samandöken’in geleceği gençler. V111. Dönem dernek başkanınız olarak bir takım konuları sizinle paylaşmak isterim.
Biz insanlar yaşarken, yaşadığımız toplumun bir bireyi olarak hepimiz birer sorumluk taşırız. Bu sorumluklar bazen özel görevler olur. Bazen bazılarımız bu özel görevleri yüklenir. Bu sosyal yapının gereğidir. Ve bu görevi yüklenenler daha dikkatli ve daha hassas olmalıdırlar.
Bu herhangi bir kurum veya kuruluş da olabilir, bir köy derneği de, veya başka herhangi bir sivil toplum örgütü de olabilir. Bu gibi yerlerde yönetici olmak her zaman insanlar için, gurur verici olmuştur. Bu görevleri şerefiyle layıkıyla yerine getirmek ve bu liyakati taşımak lazım. Yerinin ve görevinin bilinciyle hareket edip herkese eşit ölçüde yaklaşmak ve bu doğrultuda herkese eşit hizmet götürmelidir.
İçerde ve dışarıda taşıdığınız misyonu yücelmek gerekir. Kendi memleketi için birileri bir taş üstüne taş koyuyorsa bunu saygıyla karşılamak ve bu insanlara müteşekkir olduğumuzu unutmamak gerekir.
Bu görevlere sırf şeref tablosuna yer almak ve orada bir isim yazdırmak, fotoğraf koymak için talip olmak hiçbirimizin tasvip edeceği bir şey değildir. Zaten böyle bir şekil için görev alan kişinin yönetime katkısı olmayacağı gibi o kişi aynı zamanda çalışmalarda bir ayak bağı olacaktır. Bir gölge gibi görünüp hiçbir varlık gösteremeyecektir.
Dernekler hiçbir zaman bir kazanç ve çıkar kapısı gibi düşünülmemelidir. .Dernekler yardımlarla ayakta kalır ve güçlenir, güçlendikçe bu yardımları yardıma muhtaçlara götürür.
Bu yardım konusunu da genel düşünebiliriz. Katkı sunmak olarak da düşünebiliriz. Tıpkı eğitime yaptığımız katkılar gibi. Sağlık için oluşturduğumuz fon gibi.
Tabi ki sadece yardım götürmek değildir amacı, Organizasyonlar yapmak, Düğün cenaze ve piknik gibi sosyal faaliyetlerle büyük metropol yerleşimlerinde dağılmış, aynı duyguları taşıyan insanları bir araya getirip, dayanışmalarını sağlamak. Aynı yerden gelmiş aynı kültüre aynı duygulara sahip insanların geçmişlerinden kopmamalarını ve akrabalık bağlarını görmelerini sağlamak.
Bunun için derneğimize yardım konusunda hassas olalım.Gücümüz ölçüsünde derneğimize yardımımızı esirgemeyelim. Hiç olmazsa aidatlarımızı gününde verelim. Taahhüt ettiğimiz bağışları yerine getirmek lazım. Birileri sırf yardım konusunda orada burada ismi zikredilsin diye, yardımı rakamlarla taahhüt edip, sonradan bundan vazgeçmesinler. Bu durum, bütçe yapan arkadaşları yanıltıp, onları zor kalmalarına ve yanlış anlamalara sebebiyet veriyor.
Bu etik açıdan da hoş bir davranış değildir.
Bir başka husus;
Herkesin sorumlulukta kaçmak için sürekli, bilerek yada bilmeyerek, düşünerek yada düşünmeyerek,
“YA BOŞVER SİNOT İÇİN BU DEĞER Mİ” demelerini çok yadırgadım. Sanki insanlar doğduğu topraklardan kopmuş ve orada doğduklarına pişman olmuş gibiler. Dünyada daha görmedim ki insanlar doğduğu büyüdüğü topraklardan daha güzel bir mekan bulabilsin yeryüzünde. Hani hepimizin bildiği bir şey, bülbülü altın kafese koymuşlar, Ama o yinede memleketim memleketim demiş. Bunu söyleyenler de, belki de bunu söylerken, ne dediklerinin farkında değiller.
Sevgi ve Saygılarımla
Metin POLAT
Samandöken Köyü
V111. Dönem Dernek Başkanı
|
israfil akçora (güneşli) - 17.2.2014
Selemlar değerli site takipçileri değerli dostlarım bir zamanlar bizler dünyada yokken köyümüzde yaşanmış üzücu bir konuyu sizlerle paylaşmaya çalışacağım.Kars ve Ardahan ilimiz 40 yıl Rusların işgali altında kalmıştır.Bu zaman içerisinde atalarımızdan 7 kişi Ruslar tarafında (lemogil)hakkı ve kardeşi mahmut bişarin kardeşi musa ruslar tarafında iğdamedılır (gevro)osmanın kardeşi devriş karasu yakınında ermeniler tarafında akkada vurularak öldurulmüş mezarı yassı dağdadır . yilmazlardan (ale)cemşitin babası mirza değirmen derede öldürülmüştur mezarı oradadır. ertaçlarda (hemşo)mahmut ve soro sallutta rumlar tarafında yolları kesilerek öldürülmüşlerdir.akçoralarda (ömer) musa kalça kemiği kırık tedavi için karsa öküz arabası ile giderken Ruslar tarafından yolu kesilir haraç isterler vermezse öldürüleceyini söylerler bu da bir önerim var der biriniz benimle güreşin beni yenerseniz haraç veririm kırık bacağımla ben yenersem çeker giderim haraç vermem der Ruslar bu öneriyi kabul ederler ve Musa dede kırık bacağıyla Rusu yener ölmekten kurtulur yoluna devam eder. büyüklerimizi (şehitlerimizi)rahmetle anıyor hepinizi saygıyla selamliyorum.İsrafil akçora yönetim.k.üyesi
|
ismail akçora (kadıköy-ist) - 15.2.2014
Arkadaşlar merhaba,Dernek gene kurulu sadece yöetim kurulu seçmekle toplanmaz.Genel kurulda görüşülecek konularıda yazılır.
|
Dilaver Usanmaz (Viayana-ser xasi) - 14.2.2014
Cemal Kaya Cinareme Rehma Xuda lebe-Ciye´wi Cennetbe Sere Hemu Pismame wi´ Xasbe-Malbatere sebra Xerebe
|
Seçkin YILMAZ (İSTANBUL) - 12.2.2014
Cemal KAYA abemize Allahtan rahmet bütün dost ve yakınlarına baş sağlığı dileklerimi iletirim. Mekanı cennet olsun
|
Yönetim Kurulu (İstanbul) - 12.2.2014
Köylülerimizden Altun Hanımefendi Ve Cemal Beyefendilerin vefatlarını teessürle öğrenmiş bulunmaktayız. Merhume Altun Hanımefendi ve Merhum Cemal Beyefendiye Allahtan rahmet, Yakınlarına ve tüm köylülerimize başsağlığı dileriz.
|
YAŞADDİN YİLMAZ (ÜMRANİYE-İSTANBUL) - 12.2.2014
Rahmetli ALTUN halaya ve cemal abiye allahtan rahmet yakınları aydin ve kaya ailelerine baş sağlığı dilerim allah rahmet eylesin.
|